Love
I said real love, it’s like feeling no fear
When you’re standing in the face of danger
‘Cause you just want it so much
A touch
From your real love
It’s like heaven taking the place of something evil
And lettin’ it burn off from the rush
Yeah, yeah
(fuck)

Aşk
Gerçek aşk dedim, tehlike karşısındayken

Hiç korku hissetmemek gibi
Çünkü sen o kadar çok istiyorsun ki
Bir dokunuş
Senin gerçek aşkından
Sanki cennet şeytanı bir şeyin yerine geçmiş gibi
Ve acele etmeme izin vermiyor
Evet, evet
(sikeyim)

Darlin’, darlin’, darlin’
I fall to pieces when I’m with you, I fall to pieces (bitch)
My cherries and wine, rosemary and thyme
And all of my peaches (are ruined, bitch)

Sevgilim, sevgilim, sevgilim
Seninleyken paramparça oluyorum, paramparça oluyorum (sürtük)
Kirazlarım ve şarabım, biberiyem ve kekiğim
Ve bütün şeftalilerim (mahvoldular, sürtük.)

Love, is it real love?
It’s like smiling when the firing squad’s against you
And you just stay lined up

Aşk, gerçek aşk bu mu?
Bu sana karşı ateş eden bir gruba karşı gülümsemeye benziyor
Ve sen sadece sırada duruyorsun

Darlin’, darlin’, darlin’
I fall to pieces when I’m with you, I fall to pieces (bitch)
My cherries and wine, rosemary and thyme
And all of my peaches (are ruined, bitch)

Sevgilim, sevgilim, sevgilim
Seninleyken paramparça oluyorum, paramparça oluyorum (sürtük)
Kirazlarım ve şarabım, biberiyem ve kekiğim
Ve bütün şeftalilerim (mahvoldular, sürtük.)

My rose garden dreams, set on fire by fiends
And all my black beaches (are ruined)
My celluloid scenes are torn at the seams
And I fall to pieces (bitch)
I fall to pieces when I’m with you

Gül bahçesi hayallerim, arkadaşlar tarafından ateşe verildi
Ve bütün siyah sahillerim (mahvoldu)
Selüloit* sahnelerim dikişlerinden yırtıldı
Ve ben paramparça oldum (sürtük)
Seninle birlikteyken parçalanıyorum

(Why?)
(Neden?)

‘Cause I love you so much, I fall to pieces
My cherries and wine, rosemary and thyme
And all of my peaches (are ruined, bitch)

Çünkü seni çok seviyorum, parçalanıyorum
Kirazlarım ve şarabım, biberiyem ve kekiğim
Ve bütün şeftalilerim (mahvoldular, sürtük.)

Are ruined (bitch)
Are ruined (fuck)
Mahvoldular (sürtük)
Mahvoldular (sürtük)

*Selüloit: sinema filmi, fotoğraf kâğıdı, tarak, bilardo topu gibi şeylerin yapımında kullanılan, nitroselülozla kâfurdan oluşan plastik madde.