Yeah
They thought that you was a shy girl
Until I made you my girl
Girl you pushed me like a big button
‘Til I cuffed you like you did somethin’
You ain’t gotta wait for it
You ain’t gotta wait for me to give you my love
You ain’t gotta wait for it
Things are gettin’ sticky, girl I think that I’m stuck

 

 

Evet
Senin utangaç bir kız olduğunu sanıyordular
Seni benim kadınım yapana kadar
Kızım bana büyük bir tuşmuşum gibi bastın
Sanki suçluymuşsun gibi seni kelepçeledim
Beklemek zorunda değilsin
Sana aşkımı bahşetmem için beklemek zorunda değilsin
Beklemek zorunda değilsin
Kızım sanırım sana böyle yapıştığımdan işler zorlaşmaya başladı

 

 
I’ll admit I’m wrong when I know that you gon’ come for me
When you gon’ come for me, yeah
Never gonna not not hit that, your lovin’ is drugs to me
When you gon’ come to me, yeah
And every time you hit my phone, when you say you need company, oh
I’ma run up on you
I’ma run up on you

 

 
Kavgaya hazırlandığını (bana geldiğini) anladığımda haksız olduğumu itiraf edeceğim
Kavgaya hazırlandığında
Asla vurmayacağım (birlikte olmaycağım),senin aşkın beni uyuşturuyor
Kavgaya hazırlandığında
Ve telefonumu her çaldırdığında,desteğe ihtiyacın olduğunu söylediğinde
Sana koşacağım
Sana koşacağım

 

 

 

I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you

 

 
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım

 

 
Girl you used to bein’ quiet
‘Til I brought that loud
You say your dollars is a mountain
And your mama your accountant
You watch your figure ’cause you a big deal
Got your fresh prince and a big wheel
Polo mink coat, that’s a big kill
Put you on a foreign like a windshield

 

 

 

Kızım eskiden sessizdin
Ta ki sana gürültüyü getirene kadar
Dolarlarının bir dağ oluşturduğunu söylüyorsun
Annen ve muhasebecin de söylüyor
Rakamları izliyorsun çünkü sen büyük birisin
Sana taze bir prens ve büyük bir kırbaç getirdim
Polo marka vizon ceket,bu bir ölüm vuruşu
Seni yabancı marka bir arabaya bindireceğim ön cammışsın gibi

 

 

 

I’ll admit I’m wrong when I know that you gon’ come for me
When you gon’ come for me, yeah
Never gonna not not hit that, your lovin’ is drugs to me
When you gon’ come to me, yeah
And every time you hit my phone, when you say you need company, oh
I’ma run up on you
I’ma run up on you

 

 

 
Kavgaya hazırlandığını (bana geldiğini) anladığımda haksız olduğumu itiraf edeceğim
Kavgaya hazırlandığında
Asla vurmayacağım (birlikte olmaycağım),senin aşkın beni uyuşturuyor
Kavgaya hazırlandığında
Ve telefonumu her çaldırdığında,desteğe ihtiyacın olduğunu söylediğinde
Sana koşacağım
Sana koşacağım

 

 
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you
I’ma run up on you

 

 

Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım

 

 
Major keys, I’m the boss
Büyük anahtarlar bende,ben patronum
Don’t Griselda go off?
Griselda’ya artık gerek kalmadı mı?
Left from the loft and went to Bergdorf
Çatıdan ayrıldım ve Bergdof’a (lüks apartman) gittim
Most of these dudes is really quite soft
Bu züppelerin bir çoğu gerçekten çok yumuşak
45 special, this is my cloth
Özel 45,bu benim markam(giysim)
‘Bout to drop a album, this is my fourth
Bir albüm yayınlamak üzereyim,bu benim dördüncüm
I don’t put sugar in my spaghetti sauce
Makarna sosuma şeker eklemiyorum
Drop a freestyle and get these hoes parched
Serbest stil bir şarkı yayınladım ve bütün aptalları kavurdum
Pretty girls, when my girls get right
Güzel kızlar,benim kızlarım sağolsun
‘Cause it’s another day, let ya light shine bright
Çünkü bu yeni bir gün,ışıldamanıza izin verin
Ain’t none of them in your lane
Onların hiç biri senin çizginde değil
True mi have di game pon lock, dem wah code
Ben oyunları kitledim,onların kilidi nerede
Just link wit some hot gyal out ah road
Yeni seksi bir kızla karşılaştım
True mi have di waist small, pretty, bus whine
Benim ince belimi seviyorlar,güzel,
Rolex nah deh pon uno dutty gyal time?
Yo, I told ’em pull up on me faster than Danica (araba yarışçısı)
Beni Danica’fan hızlı yukarı çekmelerini söyledim
That’s on the low I’m tryna blow him like harmonicas
Bu çok alçakla onu bir mızıka gibi uçurmaya çalışıyorum
He call me queen, he know “Nicki” is the moniker
O bana kraliçe diye sesleniyor,Nicki’nin bir lakap olduğunu biliyor
He want a mix between Hillary and Monica
O Hillary ve Monica karışımı birini istiyor
I switch it up, I switch it up
Yer değiştiriyorum,yer değiştiriyorum
Rip the beat, then I, I stitch it up
Ritimleri yırtın,daha sonra ben dikişlerim
Travel, then I bounce, I ball-Sinead, Sir
Yolculuk eder sonra çalkalarım,ben Sinead (İrlandalı şarkıcı) gibi kelim
Barbie a link up Major Lazer
Barbie Major Lazer ile işbirliğinde

 

 

 

Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım
Sana koşacağım